Rostock — Kopenhag Bisiklet Turu Notlarım — 1
Geçen senenin sonunda yılbaşı tatili için Kopenhag’a gittik. Bu rotayı yapmaya karar vermemize neden olan kısa bisiklet turu. 2021 Aralık ayı sonu.
Hazırlık
İki hafta öncesinden hazırlıklara başladık. Başlıca önemsediğimiz konular sağlık ve bisiklet tamir araçlarıydı. Şehir içi bisikletimiz ile gitmek istemediğimizden yeni bir trekking bisikleti aldık. Fahrradmanufaktur yapımı normal bir VSF bisiklet aldık. İlk yardım ve sağlık çantasını kendimiz hazırladık. Hazır çantaları hiç sevmiyorum çünkü gereksiz pahalı ve muhakkak bir şey eksik oluyor. Tulum, mat ve çadır konularını da test edip hazır ettikten sonra bir test turu da yaptık. Test turu bizim yüklü bir şekilde ne kadar hazır olduğumuzu hissetmemiz için gerekliydi.
Gün 1
Berlin — Rostock
Sabah erken kalktık ve trenle Rostock istasyonuna vardık. Bu istasyondan feribot limanına yaklaşık 40 dakika bisiklet sürdük. Rotamızın ilk bisiklet yolu bu oldu. Yol yer yer araç yolu kenarından geçse de fena değildi. Feribot limanına yaklaştıkça zamanımızın azaldığını fark ettik. Her iki saatte bir kalktığını bildiğimiz feribota yetişmek için çok hızlanmamız gerekti. Son anda yetiştiğimiz feribot Scandlines firmasına ait çok büyük ve rüzgar tribünü ile destekli bir feribottu. İçinde duş alma yeri, restoran, açık kapalı alanlar ve büyükçe bir tax-free market dahi vardı.
Danimarka Gedser limanından indikten sonra pedallamaya başladık.
İlk kamp alanımızın tam lokasyonu. Bu alanı Shelter uygulaması sayesinde bulduk. Alanda akan su yoktu ancak yakında bir yaşlı bakım evinden rica edip sularımızı kolayca doldurabildik. Hava soğuktu ama ilk gün göle girebildik.
Önce çadırlarımız yerleştirdik ve yemek için en yakın markete tekrar gittik. Føtex o bölgede en sevdiğim marketler zinciri. Føtex şubeleri genelde büyük oluyor ve aradığımız çoğu şeyi bulabiliyoruz. Yemekten sonra ateşimizi yaktık. Hava soğumaya başlamıştı ve ateş iyi geldi. Ateşte bir şey pişirmedik.
Gece çok geç karardı çünkü en uzun güne çok az kalmıştı ve biz Berlin’e göre daha kuzeye gelmiştik. Gece yatmadan önce gol kenarında manzaraya son kez baktık. Çünkü gece yağmur geliyordu ve hava yarın bu kadar açık olmayacaktı.
Gün 2
Gelincik çiçeği “midsummer” yani yaz dönümü günlerinin sembolü, güney İsveç ve Danimarka bölgesinde. Yaz dönümü günlerinden çok fazla görünüyorlar.
Çiçek genellikle yaz ortası kutlamaları sırasında (viking kökleri olan eski bir pagan kutlaması ve hala çok popüler), farklı çiçeklerle kaplı direklerde (yaz ortası-direği) dekorasyon olarak veya çelenklerde kullanılmak üzere kullanılır. Bizim gezimiz de tam yaz dönümü günlerindeydi. Kopenhag’a tam 21 Haziranda varacağız ve o gün büyük kutlamalar oluyor. Çiçeklerin başka birçok bağlamda da anlamı vardır. Kan kırmızısı çiçek, ölen askerlerin bir sembolüdür — özellikle birinci dünya savaşında savaşan ve ölen askerler için.
Çadırımızı ağaçların arasına ve sahila karşı kurduk. Yaşlı birisi karavanını arkadaki yola park etti yanımıza geldi ve bize kahve, çay ve bisküvi ikram etti sonra da gitti. Yakınımızda bir kamp alanı vardı sanırım oradan çıkarken bizi gördü. Çünkü çok ücra bir yerdeydik.
Artık akşam oluyordu ve kasabaya yaklaşmıştık. Stubbekøbing kasabasına yakın bir kamp alanında konaklamaya karar verdik. Yarın Bogø adasına kısa bir feribot yolculuğu ile geçeceğiz. Stubbekøbing çok küçük bir liman kasabası ve buradan genelde Bogø adasına geçiliyor. Bogø adasına biraz daha ilerden köprü ile de geçiş var ama feribot çok daha güzel manzaralı.
Bir gün önceki kamp yerimiz normal bir alandı ancak bugünkü kamp alanımız her şeyi olan bir alan. Tuvalet, duş ve mutfak alanları vardı.
Bu kamp alani bize iyi geldi. Dinlenmis olarak güne basladik ve hemen limana gittik. Feribot her iki saatte bir geciyordu ve gecikmek istemedik.
Bogø adasına vardığımızda yağmur başlamıştı ama devam etmeye karar verdik. Buradan sonrasını ikinci bir yazida devam edeyim.